25 Mart 2010 Perşembe

Blogosferde Plastik Biri

Bu blogu sıkıldığım için açtım. Aslında sıkıldığım için açmadım, sürekli kafamda kurup teker teker yaşadığım senaryoları paylaşmak için açtım. Biraz da yaşanmışları anlatmak için açtım. Aslında hep güzellik ve moda hakkında bir blog sahibi olmak isterdim. Fakat çok zaman alacak diye ürktüm, açıkçası üşendim. Sonradan belki karıştırabilirim biraz. Ne de olsa hepimizin hayatında biraz güzellik, biraz da moda yok mu?
Kendimden bahsedecek olursam - ki kimliğimi direkt açıklamayacağımdan oldukça kısıtlı olacak- şu an Ankara'da ikamet eden bir erkeğim. Bence bu kadarı şimdilik yeterli. Müstakbel hayranlarım için gizemlerin karanlığında küçücük bir mum yakmak istedim.

Şimdi de konuya gelelim. Ay ne zormuş ilk blog postunu yazmak. Aslında anonimimliğin verdiği özgürlükten istifade edip gönlümce saçmalayabilirim de; ancak amacım o değil. Neyse. Bir arkadaşım var, kendisi farklı bir şehirden ve on iki yıldır en yakın arkadaşız denebilir. Bu kız, Çerez olsun adı, son zamanlarda beni ihmal etmeye başladı. Baktım tek arayan, sürekli mesaj atan benim, dedim ona bu durumdan bunaldığımı. Tahmin edersiniz ki hiç de hoş değil kendini "needy chick" gibi hissetmek. Hadi aramamasının sebebi kontörünün hiçbir zaman olmaması ama SMS atmamak da ne? Gayet paketi var yani. Zaten farklı şehirlere düştüğümüzden beri arayan taraf olmaya alışmıştım ama diğerine bir türlü alışamıyorum. Alışmak, onu da alıştırmak istemiyorum. Neyse ben bunu ilk dile getirdiğimde düzgünce özür diledi falan, işte tekrar yapmayacağına söz verdi. Ben de "Tamam Plastik, üstüne gitme." deyip konuyu uzatmadım, uzamasının alemi de yoktu. Ta ki bu durum nedense tekrar tekrar yaşanana kadar. Bugün çok kızıp dedim "Hani bir de söz vermiştin, neden böyle oldu?" gibisinden. Hani bir de 24 saat telefonu elinden düşürmeyen biri. Dandik bir tane oğlanın tekiyle hafif bir şeyler olacak gibi diye sürekli mesajlaşıyorlar. Ben atınca ise sürekli bahaneler, sürekli mazaretler... Yok meşgulmüş, yok telefonu şarjdaymış, yok bilmem neymiş... Diğer sünepeye gelince canım cicim, akşam cıvık cıvık mesajlar falan... Gene dandik bir bahane uyduruverdi - uyduruverdi diyorum ama aslında bahanesi cümle olarak doğru; ancak kayda değer bir bahane değil- ve benim de tepem iyice attı. Cevap mevap yazmadım dandiğe. Zaten şu sıralar yalnız olduğumu biliyor, ilgiye muhtaç olduğumu biliyor, ona rağmen böyle bir tutum. Tık tık. Hem ben normalde de ilgi arsızı biriyim, sürekli konuşulsun, edilsin isterim. Arkadaşlıklarımı tek taraflı yürütüyor hissine kapılmaktan bunaldım, sözün özü bu. Çok pis trip yapasım var ama o konumda değilim, trip yapamayacak kadar kimsesizim şu sıra. Zaten yarım düzine insan kaldı elimde, onlara soğukluk yapmayı da götüm yemiyor.